• Ana Sayfa
  • İletişim
  • 0 (532) 685 3949
Uzm.Dr. Taner Canatar – Adana TerapiUzm.Dr. Taner Canatar – Adana Terapi
  • Ana Sayfa
  • Uzm.Dr. Taner Canatar
    • Gazete ve Dergi
    • Online Basın
    • Bilimsel Makaleler
    • Film Önerileri
    • Kitap Önerileri
  • Çalışma Alanları
    • Aile ve Evlilik Terapisi
    • Cinsel Terapi
    • Bireysel Terapi
  • Makaleler
    • Aile ve Evlilik
    • Cinsel Sağlık
    • Psikoterapi
  • Video
  • İletişim

EGO

  • Uz.Dr. Taner CANATAR
  • Makaleler, Psikoterapi
  • EGO

EGO

admin2017-01-06T16:48:21+03:00
Psikoterapi adana da psikolog, adana psikolog, adana psikologları, adana psikoterapi, adana psikoterapist, adanadaki psikologlar, benlik, ego, ego terapisi, egosu, id, psikolog adana, psikolog listesi, psikolog ücret, psikolog ücretleri, psikoterapi, psikoterapi adana, psikoterapi tedavisi, psikoterapist, psikoterapist taner canatar, taner canatar, tavsiye psikolog

“Yeryüzünde kişinin kavuşabileceği en büyük mutluluk, kendi kendinden hoşnut olmaktır.”

20. yüzyılın en önemli Alman yazarlarından Thomas Mann’ın bu deyişini okuyunca durup düşündüm uzun uzun. Kulağa ne kadar da hoş geliyor. İnsanın kendinden hoşnut olması için kendini tanıması ve tanıdığı kendisi yani ‘ben’i ile barışık olması gerektiğini anlatmıyor mu sizce de!

 ‘Bir ben var bende, benden içeri’ diyen Yunus  Emre, çok önemli bir gerçeğin farkına varmıştı. İçimizde bir ben var; kimi zaman ona içimizdeki çocuk, kimi zaman içimizdeki bilge diyoruz. Kendimize sahip çıkmamız için canımızı acıtma pahasına da olsa dikkatimizi çekmeye çalışır. Olumlu ya da olumsuz olsun, bir insanın kişilik özellikleri, onun benliğinin bir parçası sayılır deniyor. İçimizdeki benle bağlantımızı yitirmiş olmamız ise kendimize yabancılaşmayla sonuçlanacaktır, edineceğimiz bir dizi psikolojik rahatsızlık da bonusu.

İçimizdeki ben, ya da tasavvufta nefs olarak isimlendirilen EGO’yu kötü veya yanlış olarak sınıflandıramayacağımız gibi onun da yaşamımızın bir parçası olduğunu kabul etmemiz şart. Ego, bizi yaşatan temel zihin katmanımızdır. Egonun olmaması yaşamda var olmayı engeller; öyleyse olmazsa olmazdır. Bu arada ego sahte benliktir, yok et öldür diyenlere Prof Dr. Kerem Doksat’ın ‘egosu (benliği) olmayan kişi zaten ölü kişidir’ sözünü anımsatmak isterim. Ego, sevgi ile kontrol edilip dengelenmelidir, bireyin kendince işlenmelidir ki gerek kişisel gerekse bütünsel bir ilerleme ve gelişim olabilsin. Ama burada önemli soru; egomuz mu bizi yönetecek yoksa biz mi egomuzu?

İnsan ya egonun kölesi olur ya da egonun efendisi. Önemli olan egonun bizi kontrol etmesi değil bizim egoyu kontrol etmemizdir. Bunun için de asıl yapmamız gereken egonun farkına varmaktır. Bir çok   kültürde  farkındalığın; hem egoyu terbiye etmenin hem de erdemlere sahip olmanın yegane yolu olduğuna değinilmektedir. Eğer sürekli farkındalık halinde yaşarsak, kendimizi bilir ve tanırsak, egonun seslerini ayırt edebilir ve erdemli olmayan davranışları fark edip değiştirebiliriz. Şöyle bir düşünecek olursak göreceğiz ki egomuzun efendisi olursak tam manasıyla özgürlüğümüze kavuşmuş oluruz. İşte bu özgürlük için egoyu kontrol etmek yani terbiye etmek önemlidir.

Kendini tanıma ve nefsini terbiye etme yolculuğuna çıkacak kişi, yaşadıkça sürekli olarak 2 temel özelliğe sahip olmalıdır: Bilme ve Sevme kapasitesi. Kendini bilip tanımak için kendimizi sorgulamamız ve farkındalığımızı arttırmamız şart demiştim. Sevgi ise bir nevi karşılıksız verme sanatıdır. Bunun tam karşıtı, olumsuzu da; sadece kendini düşünme, yalnızca kendi çıkarlarını gözetme duygusu olan BENCİLLİKTİR. Daima hatırlayınız ki bencillik, iyi duyguları yok eder, sevgi ve iyilik ise kucaklayıcı, ısıtıcı ve yaratıcıdır.

İnsanoğlu hırslı arzularının peşinden gittiği sürece kötülüğe neden olacaktır. Kendisini yani kendi düşüncelerini, önyargılarını ve tutumlarını, öz benliğini bilip kendini kontrol eden kişi kendi düşünce ve hareketlerinin tüm sorumluluğunu üstlenmiş demektir. Konfüçyüs’un da dediği gibi  ‘Büyük adamın aradığı KENDİNDE,  küçük adamın aradığı başkasında bulunur.’

Sevgi ve sağlıcakla kalın…

Bunu paylaş:

  • Twitter üzerinde paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
  • Facebook'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)

Paylaş

FacebookTwitterLinkedInGoogle +EmailWhatsApp

Benzer İçerikler

Panik Atak ve Panik Bozukluk

Panik Atak ve Panik Bozukluk

Pandeminin ve de hayat eve sığar mottosunun etkisiyle son dönemde iyice sıkıldık ve bunaldık. Çoğumuz bu durumu,  ‘darlandım, atak... devamı

Terör Sonrası Travma

Terör tehditi altında çaresiz, huzursuz, mutsuz ve umutsuz yaşamaya çalışan bir toplum haline geldik. Adeta ölmemek için yaşamamayı seçecek... devamı

Düşünce – Duygu – Davranış

Şu an nasıl hissediyorsunuz? diye sorsam mutluyum, üzgünüm, kaygılıyım, şaşkınım, utanıyorum vb. bir cevap verebilirsiniz. Peki ne düşündüğünüzü sorsam?... devamı

Psikolojik Danışma ve Psikolojik Check-up

Psikolojik Check-Up

Evet doğru duydunuz “Psikolojik Check-up”!!  Bilindiği üzere; check-up herhangi bir şikayeti olmayan bireylerin sağlık durumlarının genel değerlendirilmesi, tepeden tırnağa... devamı

Doğru Adam Doğru Kadın

Bugün arşivimi gözden geçirirken eskiden okuyup kaydettiğim bir alıntı dikkatimi çekti. Yazarının kim olduğunu hatırlayamadım ama paylaşmak istedim… Yazar kitabında... devamı

Terörle Yaşa-ma-k

Ölümlerin kol gezdiği bir ülkede yaşamanın dayanılmaz ağırlığı altında eziliyor, bol bol gözyaşı döküyoruz. 17 yaşındaki oğlumun dediği gibi... devamı

Öfke Kontrolü

Öfke

Günümüz zorlayıcı yaşam koşullarında insanların gergin, sinirli, çaresiz, engellenmiş hissetmeleri ve bunların sonucunda öfkelenip kendileri ile birlikte çevrelerine de... devamı

Psikolojik Esneklik

İnsan doğasının temel arayışlarından biri olan mutluluk, yaşamı nasıl algıladığımız ve onu nasıl yapılandırdığımızla ilişkilidir. Bununla birlikte yaşamımız,  bazı... devamı

Pedofili - Cinsel Sapkınlık

Pedofili (Sübyancılık) Cinsel Sapkınlıktır!

Ülkemizin de taraf olduğu Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Bildirgesi’ne göre; bedensel, zihinsel, ahlaki, sosyal ve duygusal gelişimini tamamlamamış olduğundan 18... devamı

Siberkondria

Sağlığımız İçin Yeni Bir Teknolojik Tehdit: “Siberkondria” Sağlıkta şiddetin tavan yapması ve acil servislerin evlilik programlarını aratmayacak izdivaç  yerlerine benzetilmesi... devamı

Yeni Makalelerim

Cinsel Doyum
Psikolojik Esneklik
Ten Uyumu ve Uyumsuzluğu!
Ten Uyumu ve Uyumsuzluğu!
Çift Terapisi
Panik Atak ve Panik Bozukluk
Panik Atak ve Panik Bozukluk
Aşk, Sevgi
Aşk, Sevgi ve Cinselliğe Dair…

Uzm.Dr. Taner Canatar

Uzm.Dr. Taner Canatar

Uzm.Dr. Taner Canatar

Adres: ÇOMU İş Merkezi Çınarlı Mah. 61027 sok. No:18 A Blok K:4 D:22 – 01060 Seyhan/Adana
Telefon: 0 (322) 457 4020
GSM: 0 (532) 685 3949
E-Posta: [email protected]

Uzm.Dr. Taner Canatar

Adres: ÇOMU İş Merkezi Çınarlı Mah. 61027 sok. No:18 A Blok K:4 D:22 – 01060 Seyhan/Adana
Telefon: 0 (322) 457 4020
GSM: 0 (532) 685 3949
E-Posta: [email protected]

Facebook

Facebook

Yer imleri

  • Canatar Terapi
  • Erken Boşalma Adana
  • TERAPİDER
  • Vajinismus Adana
© Copyright 2017. Tüm Hakları Saklıdır. Web:
  • Ana Sayfa
  • Uzm.Dr. Taner Canatar
    • Gazete ve Dergi
    • Online Basın
    • Bilimsel Makaleler
    • Film Önerileri
    • Kitap Önerileri
  • Çalışma Alanları
    • Aile ve Evlilik Terapisi
    • Cinsel Terapi
    • Bireysel Terapi
  • Makaleler
    • Aile ve Evlilik
    • Cinsel Sağlık
    • Psikoterapi
  • Video
  • İletişim

Yeni Makalelerim

Cinsel Doyum
Psikolojik Esneklik
Ten Uyumu ve Uyumsuzluğu!
Ten Uyumu ve Uyumsuzluğu!
Çift Terapisi
Panik Atak ve Panik Bozukluk
Panik Atak ve Panik Bozukluk
Aşk, Sevgi
Aşk, Sevgi ve Cinselliğe Dair…

Uzm.Dr. Taner Canatar

Uzm.Dr. Taner Canatar

Uzm.Dr. Taner Canatar

Adres: ÇOMU İş Merkezi Çınarlı Mah. 61027 sok. No:18 A Blok K:4 D:22 – 01060 Seyhan/Adana
Telefon: 0 (322) 457 4020
GSM: 0 (532) 685 3949
E-Posta: [email protected]