En Zorlu Meslek: Anne ve Babalık
Son dönemde çocukların yaşadıkları dramlar medyada sıkça yer almaya başladı. Dayak, taciz, tecavüz, sağlıksız aile ilişkileri, eğitimsizlik ve parasızlığın kurbanı ne yazık ki hep çocuklar oluyor. Siz de isyan etmiyor musunuz benim gibi ‘ne oluyor bize, nasıl bu hale geldik’ diye…
Ülkemizde ana-baba olmak çok kolaymış gibi algılanıyor olsa da aslında dünyadaki en zor meslek annelik ve babalıktır. Ne yazık ki çoğumuz bunun ne kadar önemli bir görev olduğunun farkında bile değiliz. Çocukluk dönemi insanın hayatındaki en önemli dönemdir; özellikle 3 yaşına kadar anne ve baba ile kurulan ilişki, bireyin kişiliğinin oluşmasında büyük rol oynar. Yani insanın kişiliğinin temelleri 3 yaşına kadar atılmış olur. Çocuk; kendisine, hayata, dünyaya, geleceğe ve çevresindeki insanlara karşı tüm hayatını etkileyecek güvenli ya da güvensiz bir bakış açısı geliştirir. Eğer çocuk sağlıklı bir iletişimin olduğu, anne-babanın birbirine yakınlık ve sevgi gösterdiği, sağlıklı rol modellerinin olduğu bir ortamda büyürse ileride de çevresiyle doğal olarak daha olumlu ilişkiler kuracaktır.
Sağlıklı bir aile yaşantısı içerisinde büyütemediğimiz çocuklarda ise hem kendilerine hem de dünyaya karşı güvensizlik gelişir; erişkin hayatlarında da maalesef, iş yaşantısından evlilik yaşantısına kadar birçok alanda olumsuzluk yaşarlar. Özellikle anne-baba tarafından koşullu sevilme, değer görmeme, ihmal edilme, sürekli yetersizliğin ve beceriksizliğin vurgulanması çocuğun özgüveni ile özsaygısının gelişmesini engeller. Ayrıca aşağılanma, dayak, güvenilen bir yakın akraba ya da tanıdık tarafından tacize veya tecavüze uğrama da oldukça yaygın. Çocuğu, iyi gitmeyen bir evliliği kurtarma aracı olarak gören, akrabaların baskısı yüzünden hazır olmadığı halde doğurmak zorunda kalan ya da kendi narsistik ihtiyaçları için çocuk yapan çiftler de var. Ancak çocuk sahibi olmak çok önemli bir sorumluluktur.
Hayat şartları bazen bizleri zorlayabilir, ancak şartlar ne olursa olsun çocuklarımızın bizden sevgi ve ilgi beklediğini unutmayalım lütfen.
Sevgi ve sağlıcakla kalın…