Seven Kıskanır Anlayışı Evliliklerin Dinamitidir…
Diğer duygular gibi insanın doğasında var olsa da kıskançlık, evli çiftler arasında, özellikle de Türkiye’de en güçlü, yaygın ve yıpratıcı duygulardan biridir. Yakın ilişkilerde yaşanan kıskançlıklar için romantik kıskançlık tanımı kullanılmaktadır. Romantik kıskançlık da sürmekte olan bir ilişkinin varlığına yönelik olarak algılanan tehdittir.
Dünyadaki tüm kültürleri incelediğimizde hepsinde kıskançlığın var olduğunu görürüz. Yani evrenseldir kıskançlık. Ancak “normal”i ve “anormal”i belirleyen temel faktör, bireyin içinde yaşadığı toplum ve kültürel değerlerdir. Kıskançlık üzerine çalışmalar yürüten sosyologlar, evliliğin önemini aşırı vurgulayan ve cinsel açıdan tutucu, tek eşlilikten yana kültürlerde kıskançlık düzeyinin çok daha yüksek olduğunu ifade ederler.
Genel olarak bakıldığında da çocukluğunda terk edilmiş, reddedilmiş ya da küçük düşürülmüş kişilerin, kendisini yetersiz ve değersiz gören ya da değerlilik duyguları dış etkilerden çok kolay etkilenen kişilerin daha kıskanç oldukları görülüyor. Kıskançlığa çoğu zaman öfke, değersizlik, mutsuzluk, yalnızlık ve çaresizlik gibi duygular da eşlik eder.
Kıskançlığın yoğun yaşandığı evliliklerde kıskanan da kıskanılan da rahat olamaz. Elbette az miktarda kıskançlık, evliliklerde tutkal etkisi yapar, ilişkiyi diri tutar. Ancak çok ciddi olarak bir ilgiden, sevgiden yoksun kalma kaygısı taşınıyorsa bu hem kıskanan kişiye hem de ilişkiye zarar verir. Kıskançlıklarla zedelenen evlilik ilişkilerinde ise sevgi, saygı ve güven azalmaya başladığı için bu durumdan evliliğin diğer alanları gibi cinsel hayat da olumsuz etkilenmekte ve evlilikler tehdit altında kalmaktadır.
Peki Kıskançlıkla Nasıl Başedilir?
Çalışmalar son yıllarda kullanımı giderek artan sosyal paylaşım sitelerinin de kıskançlığı tetikleyen faktörler arasında yer aldığını göstermektedir. Kıskançlık duygusu ile mücadelede ilk adım, kıskançlığın farkında olmak ve onunla yüzleşmektir. Hemen herkes geçmişinden getirdiği bilinçdışı yaralar taşır ve onları mevcut ilişkisinde onarıp iyileştirmek ister. Bu nedenle geçmişteki yaraların neler olduğunu iyi tanıyıp onlarla yüzleşmek, gerekirse profesyonel destek almak ve bugüne taşımamak lazım. İkinci adım ise güven duygusunun onarılmasıdır.
Bunların dışında birçok uzmana göre kıskanan kişi şunları yapmalı:
- Güven duygusunu zayıflatan en önemli etken açık iletişimin olmamasıdır. Birbirlerine dolaylı, imalı mesajlar veren, kinayeli konuşan insanlar farkında olmadan düzeltmek istedikleri yanlışı daha da arttırırlar. Sorunların büyümemesi için eşinizle açık iletişim kurmanız şart.
- Eşinizi baskı altında tutmaya çalışmayın, her hareketini takip edip, aşırı şüpheci davranmak, kıskançlığı öfke biçimde yansıtmak eşinizi sizden daha çok uzaklaştırır. Sadakat, tehditle değil ancak sevgiyle sağlanır.
- Olumsuz duygularla baş etmenin yolu, onların yerini olumlu duygularla doldurmaktır. Eşinize sevgiyle yaklaştıkça o da size aynı şekilde yaklaşacak ve belki de kıskançlığı doğuran nedenler ortadan kalkacaktır.
- Kıskançlık tepkilerinin altında çoğunlukla yanlış ve asılsız inançlar yatar. Bu tür düşüncelerin abartılı ve yersiz olduğu konusunda kendinize telkinde bulunun. Unutmayın, düşüncelerinizi değiştirmeden davranışlarınızı değiştiremezsiniz.
- Kıskançlık duygunuzun ve bunun sonucundaki davranışlarınızın eşinize etkilerine yakından bakın ve kendinizi onun yerine koyun. Sürekli ne yaptığının, nereye gittiğinin sorgulanmasının, her an takip altında olmasının ne kadar sinir bozucu, yorucu ve boğucu olduğunun farkına varın, yani empati kurun.
- Sevgiyi paylaşmak ve göstermek bir tercihtir. Bu nedenle ilişkinizin getireceği tehditleri göğüsleyebilmek için aşkınızın olgunlaşmasına gayret edin. Gayret edin ki ilişkiniz, bünyesinde patolojik kıskançlığın barınmasına izin vermesin.
- Son olarak unutmayınız ki kıskançlıkta asıl sorun, duygunun kendisinde değil, bu duyguyla baş etme yöntemlerinizdedir. Baş etme yöntemleriniz sorunun üstesinden gelmenizde yeterli olmuyorsa deneyimli bir terapistten profesyonel destek almaktan da çekinmeyiniz.