15 Mayıs Uluslararası Aile Günü
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 20 Eylül 1993 tarihinde aldığı bir kararla 15 Mayıs’ı “Uluslararası Aile Günü” olarak ilan etmiş, 1994 yılından itibaren de tüm dünyada ve ülkemizde kutlanmaya başlanmıştır. Bu günün yer aldığı hafta olan 15–21 Mayıs ise “Aile Haftası” olarak kabul edilmiştir. Ailenin korunması ve güçlendirilmesi amacıyla, 15 Mayıs’ın Uluslararası Aile Günü ilan edilmesinin temelinde; toplumun tüm kesimlerinin aile konusundaki farkındalığının artırılması, aileleri destekleyici faaliyetlerinin teşvik edilmesi, ailelerin toplumsal sorumluluklarını yerine getirebilmesine yardım edilmesi ile ailelere yönelik mümkün olan tüm korumaların ve yardımların sağlanması yatmaktadır.
Toplumun temel birimi olan aileye ilişkin konulara kamuoyunun dikkatini çekmeyi ve bu yöndeki eylemleri öne çıkarmayı hedefleyen, kısa adı TERAPİDER olan Aile Terapileri ve Terapistleri Derneği’ olarak biz de; “mutlu bireyler, sağlıklı aileler ve huzurlu bir toplum için…” sloganıyla aile işlevlerinin, gereksinimlerinin, güçlerinin ve sorunlarının daha iyi anlaşılması yönünde çalışmalar yürütmekteyiz.
Geleneksel Türk ailesinde yaşanan çözülmeler, kuşaklar arasında ortaya çıkan farklılıklar, boşanma oranlarındaki büyük artış, nikahsız evlilik yaşantılarının ve ebeveynsiz çocukların giderek artması vb. sebeplerle değişen aile yaşamı ve sorunların çığ gibi büyümesiyle birlikte aileye yönelik yardım alma ihtiyacı da giderek artmaktadır. Yolunda giden aile ve evlilik yaşantısının, bireysel mutluluk ve toplumsal gelişim açısından hayati önemde olduğu düşünülecek olursa, sağlıksız ve mutsuz ailelerin, sağlıksız ve mutsuz çocuklar yetiştireceği muhakkaktır. Toplumun temeli de aile olduğu içindir ki ruh sağlığı yerinde ve mutlu nesiller yetiştirebilmek için farkındalığın, bilinçlenmenin ve sağlıklı aile ilişkilerinin önemi göz ardı edilemez.
EVLİLİK ÖNCESİ ANNE BABA VE EŞ EĞİTİMLERİ ZORUNLU OLMALI!
Bireylerin evlenip bir aile olma kararını vermeden önce, birey olacak olgunluğa erişmeleri ve ailelerine olan bağımlılıklarından kurtulmaları gereklidir. Bunu başaramayan biri için aile kurma sorumluluğu ağır gelebilir. Son yıllarda giderek artan kadına yönelik şiddet, çocuk yaşta evlilikler ve boşanma oranları, yolunda gitmeyen ve derhal müdahale edilmesi gereken acil konulardır.
Ailelerin sağlıklı gitmeyen beraberlikler için yardım almamaları hatta bunu aile ve evlilik sürecinde yaşanılması kaçınılmaz doğal bir süreç gibi algılamaları sadece kendi yaşantılarını değil; onlarla birlikte büyüyen çocukları da etkilemektedir. Unutulmamalıdır ki sağlıksız ve mutsuz aileler, sağlıksız ve mutsuz çocuklar yetiştirecektir. Bu doğrultuda TERAPİDER olarak, kamuoyu ile paylaştığımız deklarasyonumuzda da belirttiğimiz gibi Evlilik Öncesi Anne, Baba ve Eş Eğitimlerinin daha çok üzerinde durulmasının ve aileler ile aile olmaya aday çiftler için zorunlu tutulmasının gerekliliğine, hatta boşanma öncesi Aile ve Evlilik Terapisinin şart olmasının doğruluğuna inanmaktayız.
15 Mayıs Uluslararası Aile Günü ‘müz kutlu olsun…